Manu Katché Formunun Zirvesinde Yeniden CRR’de
Türkiye seyircisinin yakından tanıdığı Fransız davulcu Manu Katché 2019’da çıkardığı son albümü the scOpe‘da çalan çekirdek ekiple CRR salonuna konuk oluyor. Yazıya hazırlanırken albümü defalarca yeniden dinledim. Katché’nin sanki gençlik aşısı yaptırdığını düşündüm. Dinleyenler hatırlayacaktır, albüm klavyeci Jim Henderson‘ın serdiği temel üstünde, Jerome Regard‘ın funky bası ve Patrick Manouguian‘ın prog-rock gitarı ve tabii ki Katché’nin rengarenk davulu ile tam bir sonik şölen havasındaydı. Albümdeki konuk şarkıcıların yokluğunda, konserin enstrumental ağırlıklı geçeceğini var sayabiliriz. ECM döneminde yaptığı albümleri kategorik olarak caz saysak da, Katché’nin gerek lider gerekse eşlikçi kariyerinin daha ziyade pop ve rock müzik yoğunluklu olduğu malum. Bu albümde olduğu üzere, İstanbul’daki konserin de Katché’nin -kelimenin en has anlamıyla- kendine has müzikal karışımını sunacağı tespiti yanlış olmayacaktır. Ancak kesin olan bir şey var, uzun zamandır bir arada olan ve sımsıkı çalan bir grubun performansı seyirciyi mutlu edecektir.
Katché’nin enerjik davul icrası genç davulculara her zaman ilham kaynağı olmuştur. Katché’nin performansı, davul öğrencileri için davul egzersiz videoları arasında kendini kaybetmek gibi keyiflidir.
Yanılmıyorsam 2016 yılında Richard Bona, Eric Legnini, Stefano di Battista ile Santral İstanbul’a konuk olmuştu. Nefis bir akşamdı. Ardından Norveçli saksafoncu Tore Brunborg ile beraber yine gelmişlerdi. Biraz daha düşük tempolu bir projeydi. Katché, farklı kombinasyonlarda, birbirinden farklı müzisyenlerle işler üretmeyi seven bir isim. Güncel müziğin gitmekte olduğu yerde her zaman dışa dönük olmak ve yenilikleri aramak olduğunu dile getiririz. Bu noktada Manu Katché, kalite garantili, müzikal tatmin dozu yüksek bir davul ikonu. The scOpe’da Fildişi sahili köklerindeki müzikal mirasın üzerine batılı bir müzikal yaklaşım oturttuğunu duyuyoruz. Bütün bunların üzerine az önce de belirttiğimiz fusion ve caz rock öğelerini barındıran cayır cayır bir sound ve elektronik alt yapıların krem tabakayı oluşturmasını da eklerseniz yine nefis bir akşamın bizi beklediğini söyleyebiliriz.
Modern müzikten keyif alan kentli kulakların kolaylıkla içine girebileceği Manu Katché yüz yüze geldiğinizde kolaylıkla hissedeceğiniz kişiliği gibi müziğiyle de kolay ulaşılabilir ve sizi iyi hissettiren bir müzisyen.