Kışkırtıcı Bir Uyarlama: İntikam Meleği – Kadın Hamlet
İstanbul Film Festivali, Zurich Sigorta işbirliğiyle Türk sinemasının önemli yapıtlarını restore ettirerek gün ışığına çıkarmaya ve bu klasiklerin yeni kopyalarını sinemamıza kazandırmaya devam ediyor. Sinemaseverler bu yıl Metin Erksan’ın senaryosunu yazıp yönettiği, Hamlet rolünü Fatma Girik’in üstlendiği, 1976 yapımı İntikam Meleği – Kadın Hamlet’i Atlas Post Production tarafından restore edilmiş kopyasından izleyebilecek. Bu şansı yakalayanlardan biri olduğum için minnettarım.
Metin Erksan, kendisiyle 2007 yılında yapılan röportajda “Şu anki kayıtlara göre bazı televizyonlarda Kadın Hamlet siyah- beyaz oynamış. Böyle kayıtlar var. Hâlbuki Hamlet renkli.” ifadelerini kullanıyordu. Filmin restore edilmiş kopyası tam da bu yüzden bir kez daha önem kazanıyor. Emeği geçen herkesi önce tebrik etmek, ardından her birine ayrı ayrı teşekkür etmek isterim.
Yıllar içerisinde kült mertebesine ulaşan İntikam Meleği – Kadın Hamlet filminin gösteriminde İstanbul Film Festivali Direktörü Kerem Ayan, filmin gösterim haklarını elinde bulunduran Özlem Havuzlu ve filmin oyuncuları arasında bulunan bu sene festival tarafından onur ödülüne layık görülen Nevra Serezli de izleyiciler arasında yer aldı.
William Shakespeare’in, kaynağı eski kuzey masallarına kadar uzanan tragedyası, Hamlet’i sadece Shakespeare’in değil, dünya tiyatro tarihinin de en tanınmış eserlerindendir. Üzerine binlerce kitap yazılan Hamlet, en çok sahnelenen oyunlardan biridir.
Metin Erksan’ın senaryosunu yazdığı ve yönetmenliğini yaptığı Kadın Hamlet, tiyatro oyununda erkek olan kişiliği kadın olarak ele almıştır. Filmin öyküsü tiyatro oyununda bulunan olaylara ve olaylar örgüsüne sadık bir şekilde filme aktarılmıştır. Hamlet’in babası bir cinayete kurban gider. Öldürülen adamın huzursuz hayaleti kızına görünerek katilinin kardeşi, yani Hamlet’in amcası olduğunu ona söyler. Hamlet annesinin de bir parçası olduğu bu cinayet komplosunu açığa çıkartıp, intikamını almak amacıyla deli numarası yapar. Tiyatrocu dostlarını çağırarak sarayda tüm komployu anlatan bir oyun sahneler. Hamlet’in intikamı kanlı ve herkes için ölümcül sonuçlanır.
Türk sinemasının aykırı yönetmenlerinden olan, Hamlet’i kendine özgü sinemasal zenginliğiyle yeniden şekillendiren Erksan, kendisiyle 2007 yılında yapılan röportajda filmle ilgili şunları söyler: “1976 yılında böyle bir film yapmak, böyle bir filmde, filmin diğer ortak yapımcıları olan Fatma Girik ve Memduh Ün için ayrı bir cesaret işiydi.”
Karakterin karanlık yanlarını şaşırtıcı bir şekilde resmeden film, bakışların ve büyük jestlerin arasında gerçeğin silinen izlerini arıyor. Bir çeşit delilik halinin arkasında saklanan hikâye, bu durumun yarattığı fikirlere yaslanıyor. Karakterlerin kendilerini hissettikleri şeye ikna eden diyalogları, seyirciyi bilinen ve görünenin ötesine bir daha bakmaya, olayların arkasında duran gizemi didiklemeye sevk ediyor. Her zaman bazı şeyleri yeniden kurmanın dikkat çekici yanına vurgu yapmak için, Shakespeare’in cümlelerinin altında yatan şüpheyi kör göze parmak denilecek bir anlatı biçimiyle gösteren oyuncu yönetimi, tiyatronun metinsel imkânlarını sinemanın ifade biçimiyle birleştiriyor.
Filmin etkisini bir kez daha artıran Dmitri Shostakovich’in Hamlet Suiti ve Timur Selçuk besteleri zihnimde hala çınlarken son olarak şunu söyleyebilirim: Hayaletlerimiz, gölgelerimiz bir yaşam uğraşınca peşimizde. Göremediğimizi görmeye çalışmaktan; dıştan içeri değil, içten dışarıya bakmaktan korkmamalı.