Afrika’dan Amerika’ya: Derrick Gardner & The Jazz Prophets – Pan Africa (2023 Impact Jazz)

Adını duymadığınız en iyi trompetçiler listesinde müstesna bir konuma sahip Derrick Gardner‘ın yeni albümü Pan Africa, 13 Ocak’ta Impact Jazz etiketiyle yayınlandı. Slim Goodie (2005), A Ride to the Other Side (2008) ve Echoes of Ethnicity (2009) olmak üzere, daha önce 3 albüm kaydettiği The Jazz Prophets altılısının bu sürümünde, daha önceki albümlerde de çalmış olan, kardeşi, tromboncu Vincent Gardner ve saksofoncu Robert Dixon‘ın yanı sıra, piyanoda George Caldwell, basta Obasi Akoto ve vurmalılarda Kweku Sumbry gibi, adları dergi yazılarını seyrek süsleyen ancak yetenekleri tartışılmaz zanaatkar müzisyenler yer alıyor.

Chicago doğumlu besteci, aranjör, eğitimci ve trompetçi Derrick Gardner 1991’de New York’a taşındıktan sonra şehrin gözde trompetçilerinden biri haline gelmiş; caz geleneğine hakimiyetinden ve disiplinli, tutarlı çalışından ötürü, Count Basie Orchestra, Frank Foster’s Loud Minority Band ve Harry Connick Jr. büyük orkestralarında, Dizzy Gillespie, George Benson, Joe Williams, Nancy Wilson gibi klasik dönem ustalarının gruplarında çalışmış. Başkalarının yanında çalmaktan fırsat bulduğu zamanlarda ise The Jazz Prophets ile sahne ve stüdyo çalışmaları gerçekleştirmiş. Grubun adından da anlaşılacağı üzere, Gardner 50’lerin, 60’ların hakim tınısını belirlemiş olan Cannonball Adderley ve Horace Silver’ın funky cazını bugüne ve geleceğe taşıma uğraşında.

Gardner, 2021 yazında grubuyla birlikte çıktığı 5 haftalık turne esnasında Ghana’ya gitmiş; ülkenin İngilizlere karşı yürüttüğü bağımsızlık mücadelesinin ve köle ticareti döneminin anıtsal mekanlarını ziyaret etmiş. Amerika’ya döner dönmez de albüm üzerine çalışmaya başlamış.

Batı Afrika çalgısı djembe girişi ile açılan Jackie McLean bestesi Appointment in Ghana; köle ticaretini remzeden 10,000 Ships; diyasporanın Afrika birliğinin 6’ncı bölgesi olduğunun ilanına atfen The Sixth Village ve adını, köle yapılmak üzere yakalananların zindanlara ve oradan yeni kıtaya uzanan yollarına çıkmadan önce son banyolarını yaptığı nehirden alan ve Kweku Sumbry’nin müthiş djembe çalışına şahit olduğumuz kapanış parçası Assin Manso … The Last Bath başta olmak üzere albümdeki tüm parçalar bu gezinin ve tanıştığı kadim kültürün izlerini taşıyan bestelerden oluşuyor.

Gardner’ın mükemmel kimyaya sahip grubu, Kweku Sumbry’nin döşediği Batı Afrika ritm desenlerinden oluşan nabzın üstüne tutkulu ve hararetli şekilde çalıyor. Üç nefeslinin -bazen ünison bazen ensembl- düzenlemelerindeki nefaset; Gardner kardeşlerin kısa ve çok iyi kurgulanmış soloları; Dixon’ın -kendisini yakından takip etmemiz gerektiğini düşündürten- akıl dolu ustalıklı çalışı, albümün, kalabalığın arasından sıyrılmasını sağlayacak nitelikleri arasında.

Derrick Gardner ve The Jazz Prophets ana topraklardan aldıkları ilhamı mükemmel şekilde müziğe yansıtmış. Bana sorarsanız, Pan Africa, tarihin gördüğü en büyük barbarlıklardan biri olan köle ticaretinin neticesinde ortaya çıkan bir müzik türünün, köklerini oluşturan en önemli kültürden alabileceklerinin tükenmediğini gösteren bir albüm.