Akbank Caz Festivali

Russell Gunn ve Bayburt Caz Kulübü

Gün geliyor öyle olgularla karşılaşıyorum ki gezegenin her yerine dağılmış olsa da caz sanatının (ya da zanaatının) en köklü şekilde yaşamaya devam ettiği ülkenin hala ABD olduğuna kanaat getiriyorum. Yeni Russell Gunn albümü Origin Story (Live at the Velvet Note) kanaatimi doğrular nitelikte.

Neden böyle düşünüyorum, anlatayım.

Gunn albümünün kaydedildiği ve bu vesileyle varlığından haberdar olduğum The Velvet Note, Georgia eyaletinin Alpharetta şehrinde bir kulüp. Akustik oturma odası diye tarif ediliyor web sitelerinde. Russell Gunn albümünün kaydındaki sesin doğallığına ve konserin büyük bölümünde vecde erenlerin naralarına bakılınca, müzisyenlerle seyirci arasında yapay bir sınır olmadığını hayal etmek zor değil. Fotoğrafı aşağıda; nasıl bir ortam olduğunu görebilirsiniz.

The Velvet Note, Alpharetta, Georgia, ABD

Nasip olursa bir gün görürüm diyeceğim ama Alpharetta gibi 65 bin nüfuslu bir taşra şehrine yolum nasıl düşer, kestiremiyorum. Caz müziğinin, dünyanın geri kalanına kıyasla Amerika’da daha diri ve sağlıklı şekilde ‘yaşamaya’ devam ettiği sonucuna varmamın ana nedeni de bu. Ne kadar küçük bir şehir olduğunu anlamak için kıyaslayalım, Türkiye’deki 81 ilin nüfus açısından en küçüğü Bayburt’da 2023 yılı verisine göre 86 bin kişi yaşıyor.

Ortalama büyüklükteki bir ilçemiz kadar insanın yaşadığı bir taşra şehrinde birisi, aslını sorarsanız bir opera müzisyeni olan Tamara Fuller, çıkıp böyle bir kulüp açabiliyor, haydi açtı diyelim, şehir bu külübü ayakta tutuyor. Caz Amerika’nın geleneksel müziği, hatta orada doğru ve gelişti, bu duruma neden şaşırıyorsun, dediğinizi duyar gibiyim. Keşke o kadar basit olsa ama maalesef değil. Vasatlaşma dünyanın hemen her yerine yayılmış bir pandemi. Toplumlar, bırakalım cazı, yerli ve milli müziklerini ya da kültürlerini dahi ayakta tutma, onu gündelik yaşamlarının parçası haline getirme çabası içinde değiller.

Alpharetta ve The Velvet Note kulübü örneğinden çıkan en net sonuç, müzik sektörünün köşelerini tutmuş bir çok profesyonelin ve onların borazancılarının iddia ettiğinin aksine, caz müziğinin ölmediği ve en azından Amerika’da (ve tabii ki aslında bir çok ülkede) turp gibi yaşamaya devam ettiğidir (*).

Gelelim albüme…

Cazda çağdaş bir çizgi izleyen ve zaman zaman cazla diğer müzik türlerinin sınırlarında dolanan Russell Gunn, tüm iyi caz müzisyenleri gibi müzikal kültürüne ve köklerine bağlılığını, icra ettiği sanatın büyük ustalarına saygısını sık dile getiren bir lider ve trompetçi. Takipçileri hatırlayacaktır, Russell Gunn Plays Miles (2007 Highnote) albümünde Miles Davis’in repertuarını yenilikçi bir üslupla yorumlamıştı. The Velvet Note kulübünde canlı kaydedilmiş Origin Story (Live at the Velvet Note) (2024 Vanglorious Arts) ile Miles Davis repertuvarını bir kez daha ziyaret ediyor.

Russell Gunn, piyanoda Louis Heriveaux, basta Kevin Smith ve davulda Terreon Gully‘den oluşan grubunu Blackhawk olarak isimlendirerek ve kulüpte verdiği konserlerin afişine “In Person Friday and Saturday Nights at The Velvet Note” ibaresini yerleştirerek de, Miles Davis’in, tenorda Hank Mobley’nin de yer aldığı beşlisiyle verdiği efsanevi konserlerine şık bir selam gönderiyor. Telif sorunu çıkar diye mi bilinmez, bu ibare albüm kapağında yer almamış.

Russell Gunn ve grubu Blackhawk, Miles Davis’in Blackhawk konserlerindeki repertuvardan seçilen parçaları kendi düzenlemeleriyle, görece daha derli toplu bir sunumla icra ediyor. Albümün tüm detayları Miles Davis üzerine kurulmuşsa da, Gunn, Miles’ın stilini taklit etme kolaycılığına kaçmadan, hatta onun mimiklerini anmadan, parçaları kendi üslubuyla ele alıyor. Yer yer surdin kullanarak özgün Miles atmosferini yarattığında dahi orijinal kalabiliyor.

Louis Heriveaux, Kevin Smith ve Terreon Gully, tüm konser boyunca dinamizmi ve coşkuyu bir an bile düşürmeden çalıyorlar, kusursuz swing’le desteklenen Gunn sıklıkla gösterişli üslubunu sergiliyor, yer yer seyirciyi tahrik ediyor, tutkulu seyirciden de karşılığını fazlasıyla alıyor. Gunn’la etkileyici bir iletişim içinde çalan Louis Heriveaux, solo fırsatlarını mükemmel değerlendiriyor. Teo (ya da burada anıldığı üzere Neo) ile başlayıp, çoğu Miles konserinin de son parçası olan The Theme ile kapanan konserin, Amerika’nın taşrasındaki küçük bir şehrin kulübünü tıkabasa dolduran seyirciyi mutlu ettiğine şüphe yok.

6 Eylül 2024’de müzik platformlarındaki yerini alan ve sınırlı sayıda plak formatında da basılan Origin Story (Live at the Velvet Note) albümü, Miles Davis mirasını layıkıyla kutlamanın yanı sıra, dinleyiciye tatminkar bir konser deneyimi yaşatıyor. Orada olsaydık tabii ki iyi olurmuş ama maalesef bizim payımıza düşen bu konserin kaydı. Çok da şikayet etmeyeyim, kaydın kalitesi ve sahiciliği, neredeyse oradayız dedirtecek kalitede.

Bu arada Bayburt’ta caz kulübü açsak tutar mı acaba, ne dersiniz?

Latife tabii ki ama insan Baksı Müzesi‘ni görünce Bayburt’tan bir Hüsamettin Koçan’ın daha çıkmasını ve onun da kulüp açıp şehri cazla tanıştırmasını arzu etmiyor değil.

Meraklısına Notlar:

(*) Bu söylediğimden oraların gülistan olduğunu düşündüğüm sonucu çıkmasın, caz müzisyenlerinin çoğunluğu orada da kolay hayat sürmüyorlar, üstelik korkutucu, hatta bazen vahşi bir rekabet var.

Turgay Yalçın

Yayın Yönetmeni, Kurucu Ortak, Yazar, Radyo Programcısı.

Turgay Yalçın 'in 226 yazısı var ve artmaya devam ediyor.. Turgay Yalçın ait tüm yazıları gör