Babasının Oğlu: T.S. Monk
Nerede görürsem göreyim Monk ismine kayıtsız kalamayanlardanım. Bir albümde Monk bestesi varsa, en azından hızlıca kulak verilmeyi, eğer ilk intiba iyi ise derinlemesine dinlenmeyi hak ediyordur. Aynı durum Shorter ve Ellington başta, caz standartlarından orijinal bestelere geçiş dönemindeki büyük besteci-müzisyenler için de geçerli. Çok öznel bir dinleme şekli, haklısınız ama kendi içinde tutarsız da gözükmüyor sanki. Her şeyden önce bu durum liderin caza bakış tarzını, zanaata bağlılığını yansıtır. Öte yandan bir gövde gösterisi de sayılabilir. Öyle ya, bestecisi tarafından zamanında mükemmel şekilde icra edilmiş olmaları bir yana, neredeyse her caz müzisyeni tarafından çalınmış bestelere yeni bir yorum getirmeye niyetlenmek cesaret işi.
Aynı ayrıcalığı babalarının kızları ve oğulları için de tanıyorum. Ravi Coltrane, China Moses, Chico Freeman, Rosanne Cash gibi, dev müzisyenlerin müziği seçmiş çocukları, yaptıkları müzik türünden bağımsız olarak, dinleme yolculuğumda kayıtsız kalamadığım isimlerden.
Onlardan biri; Thelonious Sphere “T. S.” Monk III ya da çocukluğundan beri anıldığı lakabıyla Toot, büyük besteci, piyanist Thelonious Monk’un oğlu.
Mutlu ve müzik dolu çocukluğunun sonuna doğru Art Blakey’nin davul seti hediye etmesiyle kaçınılmaz kaderini yaşamaya başlamış; ilk derslerini Max Roach’dan almış ve sadece genetik mirasın taşıyıcısı olarak değil davulda sergilediği yeteneğinden ötürü, 1970’den Thelonious Monk’un aktif müzik yaşamına veda ettiği 1975’e kadar babasının gruplarında davul çalmış.
Daha sonra kızkardeşi Barbara ile birlikte kurduğu grupla R&B türüne kaymış olan Toot, listelere girmiş bir kaç tekli ve albüm sonrasında kendi akustik caz grubunu oluşturmuş. Babasınınkilerin yanı sıra dönemin ruhuna uygun bestelerinden oluşan caz albümleriyle ve konserleriyle müzik yaşamına devam etmiş.
Storyville etiketli Two Continents One Groove, T.S. Monk’un ilk canlı kayıt albümü ve adından anlaşılacağı üzere iki ayrı kıtadaki iki konserden derlenmiş. 2014 Harlem Jazz Shrines Festival konserinden 3 ve İsviçre’nin Bern şehrindeki 2016 konserinden 4 parça içeriyor.
Grup, caz dünyasının seçkin isimlerinden oluşuyor. Tenor saksofoncu Willie Williams, T.S. Monk’un 1992 çıkışlı ilk caz albümünden bu yana grubunda yer alıyor. Thelonious Monk Caz performans Enstitüsü’ün ilk öğrencilerinden ve 1999 Thelonious Monk Caz Piyano Yarışması’nın yarı finalisti Helen Sung piyanoda. Sung, her ne kadar caz piyanosunun en özgün seslerinden biri olsa da Monk’un piyanistik yaklaşımını çalışına eklemlemedeki becerisi nedeniyle, Monk saygı projelerinde sıklıkla yer alıyor. Josh Evans son dönemin en yetenekli müzisyenlerinden. Onu Christian McBride’ın New Jawn projesindeki müthiş trompetiyle tanıyorsunuzdur. Patience Higgins, adı öne çıkmamış olsa da cazın ağır işçilerinden. Eğitimciliği, Broadway müzisyenliği bir yana Duke Ellington ve Count Basie orkestralarında çaldığından ötürü grubun dışa dönük ve haşmetli tınısının kahramanı. Ana akım cazın önemli gitaristlerinden Dave Stryker başarılı solo kariyerinin yanı sıra, Steve Slagle ile kurduğu grupla ya da Kevin Mahogany’nin müzik direktörlüğü ile New York cazının önemli isimleri arasında yer alıyor. Blue Note Records’un genç aslanlar grubu Out of the Blue başta olmak üzere çok sayıda çizgi üstü albümde yer almış olan Kenny Davis de grubun basçısı.
Bu yüksek oktanlı albüm, en başından sonuna, sert swing eden, birbirinden sıkı soloların art arda sıralandığı, ensemble pasajların büyük orkestra dolgunluğunda tınladığı, zanaatkar üslupla düzenlenmiş icralar sunuyor.
Her ne kadar albümde bestesi yer almasa da repertuvar üzerine Cazın Ulu Rahibi’nin gölgesi düşmüş. Biri hariç tüm besteler bir şekilde Thelonious Monk’la ilişkili.
Liderin, kızı Sierre Barbara Monk için yazdığı Sierre, akılda kalıcı melodisi ve dinleyiciyi bedeniyle eşlik etmeğe davet eden düzenlemesiyle albümü coşkuyla açıyor. Helen Sung imzalı Brother Thelonious, Evans, Williams, Sung ve Davis’e yeteneklerini sergileme olanağı tanıyor. Kariyerine Thelonious Monk’un etkisinde başlayan ve zamanla ustanın az sayıdaki dostu arasına katılan Randy Weston’ın kaleminden çıkma Chessman’s Delight, albümün yüksek temposunu sürdürüyor.
Victor Feldman ve Miles Davis imzalı Seven Steps to Heaven, doğrudan Monk ile ilintili sayılmasa da hard bop döneminin simge bestlerinden ve layık olduğu şekilde yorumlanıyor.
Ernie Washington, kabare kartının elinden alındığı dönemde Thelonious Monk’un kullandığı takma ad. Monk şaheseri Brilliant Corners melodisi ile açılan bu balad icra, parçanın bestecisi Josh Evans’ın mükemmel solosu ile devam ediyor. Sizi temin ederim, biter bitmez tekrar dinlemeyi isteyeceksiniz. Usta davulcumuz Ferit Odman’ın ilk albümüne de adını veren Nommo, Art Blakey & the Jazz Messengers’ın imza parçalarından ve bestesi basçı Jymie Merritt’e ait.
Albüm Randy Weston imzalı bir beste ile kapanıyor. Weston’ın kızı için yaptığı Little Niles, Evans ve Sung’ın şık sololarının ardından lidere yeteneğini sergileme şansı veriyor.
Aşağıda yer alan Spotify linkine tıklayıp albüme kulak verin; eminim siz de benim gibi, uzun zamandır böylesine keyifli, coşku dolu bir konser kaydı dinlemediğinizi fark edeceksiniz.
Two Continents One Groove, cazı neden sevdiğimiz sorusunun karşılığı olabilecek düzeyde doygunluk hissi veriyor.
Lider olarak son albümünü 2002’de yayınladığı ve eşlikçi olarak en son Willie Williams’ın 2007 albümü Comet Ride’da çaldığı düşünüldüğünde, TS Monk’un yeni bir albüm yayınlamak için neden bunca zaman beklediğini merak etmeden duramıyorum.
Devamının gelmesini umalım.