Kuzeyin Cazı İstanbul’da: HÜM
Kendimi dönem dönem uzaklaşan ama günün sonunda yine dönen müzmin bir Kuzey Avrupa Cazı tutkunu olarak nitelendirebilirim. Bu yüzden size dürüst olacağım. HÜM’ü daha önce hiç canlı izlemedim, kendileri hakkında bilgiye ulaşmakta da zorlandım. Birkaç yoruma denk geldim ve dikkatlice okudum. Negatif bir değerlendirme yazısına denk gelmedim. Aksine müzikal kütüphanelerinin oldukça doyurucu olduğundan ve geleneksel Avrupa cazının çağdaş müzikle kesişim kümesinde olduklarından bahsediyorlardı. Sıfır beklentiyle albümle biraz zaman geçirdim. Ve olumlu değerlendirme yazılarına hak verdim. Müzikal elementlerin doğru yerlere yerleştirildiği ve sonik bir atmosfer yaratarak dinleyiciyi etki alanlarına almaya çalıştıklarını duyumsadım müziklerinde.
HÜM Avrupa cazı severlerin kesinlikle kaçırmak istemeyeceği türden nefis bir piyano üçlüsü. Yaratıcı sololar, su gibi akan pasajlar, gövdeli bas partisyonları, atak bir davul icrası. Daha önce hiç karşılaşmadığınız türden demeyeceğim çünkü öyle bir iddia yok ortada. Müdavimlerin yüzünü güldürecek bir müzik var.
HÜM, kontrbasta Bjørnar Kaldefoss Tveite, davulda Magnus Sefaniassen Eide ve piyanoda Bojan Marjanović’den meydana geliyor. Don’t Take it So Personally isimli ilk albümleri 2022’nin hemen başında yayımlanmış. Ama albümü ilk dinlediğinizde size çok tanıdık patikalarda yürüdüğünüzü hissedeceğinizi söyleyebilirim. Patika diyorum ama bu karlarla kaplı bir çam ormanı da olabilir. Orası sizin hayal gücünüze kalmış. Kadim hikâyelerin asırlardır bizimle birlikte olması ve bugün bile kabul görmesi misali bu müzik, biz, yüzü Batı’ya dönük müzikseverlerin yaşamlarında da derinlere doğru akan bir nehir kadar alışılageldik.
Albümü ilk dinlediğimde bende canlı izleme isteği uyandırdı. Marjanović’in performansında rastladığınız teatral ve rafine icra kulaklarınızdan geçerek duygularınıza hükmetmeye başlıyor. Melodiler kalbinizde izler bırakırken bir yandan yüksek düzeyde, tatmin edici müzikal zevk sağlıyor.
Albümü birkaç defa dinledim ve yazılı materyal ile gerçek zamanda bestelenen kısımların belirsizde kaldığını düşündüm. Ne kadarıının beste, ne kadarı doğaçlama olduğunun keskin bir ayrıtına varamadım. Bu konser metropolde yaşayan bizlerin ihtiyaç duyduğu mükemmel bir terapi olacak gibi hissediyorum.
Kuzey cazına doyamayanlar, türle yeni yeni tanışanlar için ve dinlerken Modern Kuzey Avrupa cazının gittiği yöne tanık olmak isteyenler için HÜM’ün ülkemizdeki ilk konseri eşsiz bir deneyim olacak.